31 Aralık 2010 Cuma

Çocuğum altını ıslatıyor! - Ekmek Ve Gül Aralık 2010 Sayısı Yazıları

Çocuğum altını ıslatıyor!






Tıpta “enüresis nokturna” adı verilen gece yatak ıslatma sorunu çok sık görülen bir durumdur. Aileleri özellikle anneleri sıkıntıya sokan bu durum hem ailenin hem çocuğun sosyal yaşamını etkiler. Zamanında müdahale edilmezse çocuğun kendine güven duygusunu zedeleyerek ciddi psikolojik hastalıklara neden olabilir. Enürezis idrar kontrolünün beklendiği yaştan sonra (4-5 yaş), gece ya da gündüz, yatağına ya da giysilerine, istemli ya da istemsiz olarak, yenileyen (haftada en az 2 kez) idrar kaçırması olarak tanımlanır.Enürezis başlangıcı ve seyrine göre birincil veya ikincil olabilir. Uykuda işeme bazı çocuklarda doğuştan beri arada hiç kuru kalma dönemi olmadan sürer gider. Buna birincil tip (primer enürezis) denir; bazılarında ise bir süre (en az 6 ay) tuvalet eğitimi sağlanmış sonra herhangi bir yaşta birdenbire uykuda işeme başlamıştır. Buna da ikincil tip (sekonder enürezis) adı verilir. İkincil enürezis daha çok çocuğun yaşadığı stres, gerginlik ya da psikolojik travmalarla, okula başlama, kardeş doğumu gibi psikososyal kriz dönemlerine bağlanır. Vakaların yüzde 80’i birincil (primer) enürezisdir.


Dr. Selma Okkaoğlu'nun yazısı..


 

Hekim, hasta ve aile işbirliği


Yatak ıslatma sorununun 18 yaşındaki 100 kişiden birinde devam ettiği biliniyor. Tedavi için gecikmemek ve hastalığın kendiliğinden geçmesini beklememek gerekiyor. Tedaviye başlama zamanı genellikle 5 yaş civarıdır. Enürezis tedavisinde başarılı olmak için hekim, hasta ve ailesinin birlikte çalışması ve uyumu çok önemli. Çocuğa bu sorunun onun elinde olmadan ortaya çıktığı, bu durumun düzeltilebilen bir rahatsızlık olduğu, isterse bu konuda ona yardım edilebileceği ve uykuda işememenin öğretilebileceği söylenmeli. Hekim ve hastanın ilk görüşmesinden sonra henüz tedaviye başlamadan hastalığın düzeldiği örnekler az değildir.


Motivasyon tedavisi 
Enürezis tedavisinde ilk ve en önemli adım, çocuğun tedaviye motive edilmesidir. ‘Motivasyon tedavisi’ adlı bu yöntem için çocukla sıcak bir ilişki kurmak, ailenin anlayış ve desteğini sağlamak gerekiyor.Çocuğa ıslak ve kuru gecelerini takvimde işaretletip kuru geceler için ödüllendirme şeklindeki önlemler paketi uygulanır. Gün boyu düzenli sıvı alımı ve işeme alışkanlığının önemi üzerinde durmak da tedavinin ilk ve vazgeçilmez basamaklarındandır.

İkisi bir arada
Davranış değiştirme tedavisi, ilaç tedavisi ya da ikisi bir arada kullanılmalıdır. Davranış değiştirme metodunda, ödüllendirme, motivasyon ve beraberinde ‘alarm tedavisi’ dediğimiz yatak ıslatılırken çalarak çocuğu uyandıran bir zil sistemi kullanılır. Ailenin katılımını ve uzun süren ısrarlı bir tedaviyi gerektirir. Herhangi bir zarar ve yan etkisi yoktur.
İlaç tedavisinde, bu çocuklarda eksik olan bir maddeyi yerine koyma amacıyla verilen haplar veya dil altı tabletleriyle, idrar torbasının çalışmasını değiştiren bazı ilaçlar ürolog gözetiminde kullanılabilir.



YANLIŞ İNANÇ VE TUTUMLAR

·         “Zamanla geçer”: Gece altını ıslatan çocuğu olan ailelerin bir kısmı sorunun çocuk okula başladığında, sünnet olduğunda ya da askere gittiğinde düzeleceği gibi yanlış düşünceler içindedir. Yine ailelerin bir çoğu alt ıslatmayı bir sorun olarak görmez. Yaşın ilerlemesi ve ergenlik dönemiyle birlikte hastalık kendiliğinden düzelebilir. Ancak ne zaman düzeleceğini önceden kestirmek mümkün değildir. Diğer taraftan her gün yatağından ıslak kalkan çocuğun yaşadığı zorlukları anlamamız gerekir. Gece altıma kaçırırım düşüncesiyle evi dışında bir yerde kalamayan, arkadaş, akraba ziyaretlerine katılamayan, grup faaliyetleri ve kamplardan uzak kalan çocuğun sıkıntısını, üzüntüsünü, kendine güvensizliğini ve utancını ortadan kaldırabilmek için tedavi şarttır.
·        Bezleme; Anneler çamaşır yıkama zahmetinden kurtulmak için büyük yaştaki çocuklarında dahi, böyle bir yol seçebiliyor. Ancak çocuğun altını bağlamak onun gece altına kaçırabileceği mesajı vermesi açısından sakıncalı. Bunun yerine yatak üzerine çocuğu rahatsız etmeyen naylon vs. sererek önlem almak daha doğru olur.

NEDENLERİ

·        Genetik: Yatağını ıslatan çocukların annelerinin yüzde 25’inde, babalarının yüzde 35inde daha önceden bu hastalık olduğu biliniyor. Eğer her iki ebeveynde de hastalık varsa çocukta görülme riski yüzde 77. Yalnız birinde varsa risk yüzde 40’a düşüyor.
·        Merkez sinir sisteminin olgunlaşamaması: Bunun sonucunda çocuk, uykuda iken  idrar kesesi kasılmaları baskılanamadığından, istem dışı idrar kaçırır.
·        Uyanmakta güçlük: Hemen bütün çocuklarda ortak nokta ağır uykudur.
·        Normal kişilerde gece boyunca böbreklerde idrar yapımını azaltan bir hormonun bu çocuklarda yetersiz salgılanması, böylece uyku sırasında idrar üretiminin artması.
·        Psikolojik faktörler: Sosyoekonomik düzeyi düşük toplumlarda ve kalabalık ailelerde, travma geçmişi olan çocuklarda enürezis sıklığı daha fazladır. Enürezis; çocuklarda görülebilecek depresyon, sosyal fobi, obsesif kompülsif bozukluk gibi birçok psikiyatrik hastalığın belirtilerinden biri olabilir.Tuvalet eğitiminin yetersiz olması, disiplinsizlik vb. davranış problemleri de enürezis sıklığını artırır.
·        Şeker hastalığı, orak hücreli anemi, epilepsi, alkol, kahve, kola, aşırı soğuk hava, aşırı sıvı alımı, idrar yolunun bakteriyel ve mantar enfeksiyonları, böbrek yetmezliği de nedenler arasındadır.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder