17 Ağustos 2010 Salı

Nusaybinli kadınların GÜLŞİLAV’ı- Ekmek ve Gül Dergisi Ağustos Sayısı Yazıları-

Nusaybinli kadınların GÜLŞİLAV’ı
 
Nusaybin Belediyesi’ne bağlı Gülşilav Kadın Evi, Mardin’in Suriye sınırında bulunan Nusaybin’e özgü Gülşilav çiçeğinden almış ismini. Gülşilav, üzerinde minik güller açan bir sarmaşık türü ve son derece direngen bir özelliğe sahip. Kesildiğinde bile kısa sürede yeniden yeşeriyor, kök salıyor. Nusaybinli kadınlar da kadın belediye başkanlarını seçince hızla kurma çalışmalarına giriştikleri kadın evi için, bu çiçek gibi özel olsun diye Gülşilav adını seçmişler.
Sema Barbaros'un haberi...

Öyle kolay olmamış bu derneği kurmak, çok zahmetler çekilmiş. Pek çok ses çıkmış; “kadın evi de neymiş”, “ne gerek var”, “kadınlar orada ne yapacak”...
Nusaybin Belediye Başkanı Ayşe Gökkan, işbaşına gelir gelmez hayata geçirdikleri “Kadın Dostu Nusaybin Projesi” kapsamında Gülşilav’ı kurduklarını anlatıyor. Gülşilav Kadın Evi; sağlık, hukuk ve kadına yönelik şiddete ilişkin çalışmalar ve eğitimler gerçekleştiriyor. Kadınlarla çalışmanın önemine değinen Gökkan “kadın evinin açılması ve güçlenmesinin belediyenin diğer çalışmalarıyla bağlantılı” olduğunu söylüyor. Belediyeye aldıkları işçilere yüzde 40’lık kadın kotasını uyguladıklarını, ilk defa bir kadın parkı açtıklarını anlatan Gökkan, belediye başkan yardımcılarından ve daimi encümenlerden birinin kadın olmasının, belediye meclisinde kadın komisyonu kurulmasının önemine dikkat çekiyor.
Gülşilav Kadın Evi’nde yürütülen çalışmalara katılan kadınların düşünceleri de aynı yönde. Menice Baysal, herkesin özellikle de gençlerin kadın evine gelmesinin önemli olduğunu düşünüyor. Bugüne kadar hiç okula gitmemiş ama bir şeylerle meşgul olma ihtiyacını hep duymuş Menice, kadın evi ona bu imkanı vermiş. Ama onun için pek kolay olmamış buraya gelmek. “Çevremizdekiler buraya gelmemizi istemiyor; oysa biz bir şeyler öğrenmek için geliyoruz” diyor.
Nusaybin’de kadınların neler yaşadıklarını sorduğumuz Adile Orhan, “Kadınlar için pek çok sorun var. Ancak son birkaç yıldır biraz düzeldi” diyor. O da belediye başkanının kadın olmasının önemli olduğunu söylüyor. Nusaybinli kadınlar, okuma yazma öğrenebilecekleri, sıkıntıları olduğunda gelecekleri böyle bir yerin olmasını istemişler. Okuma yazma öğrendiklerinden beri yerde buldukları gazete parçalarını bile okuduklarını söyleyen Adile, “Umarım her şehir için böyle bir imkân sağlanır. Kadınlarımızın buna ihtiyacı var” diyor. Hem kendilerini daha iyi tanıdıklarını hem de özgür düşünmeyi öğrendiklerini belirten Adile, “Kadınlar çınar ağacının dalları gibi yetiştirirler çocuklarını, ana dilleriyle eğitirler. Bu yetiştirme sürecini düşününce, kadın erkekten daha emekçi ve fedakârdır. Bu hem Kürt hem Türk kadını için böyledir” diyor.

KUTU
HAKLARINI ÖĞRENİYORLAR
Kadınlar için eğitim ve danışma çalışmaları yürüten Gülşilav Kadın Evi’inin açılışı Ekim 2009’da oldu. Bu süreçte Nusaybin’deki kadın profilini çıkarmak üzere yedi mahallede çalışma yürütülerek 432 kadının katıldığı bir anket düzenlendi. Kadınların ekonomik, sosyal, kültürel yapısını anlamak ve katılımlarını sağlamak amacıyla düzenlenen anketin sonuçları, Gülşilav’ın çalışmalarını planlamada etkili oldu.
Gülşilav Kadın Evi’nde kadınlara yönelik sosyal, psikolojik ve hukuki danışmanlık desteğinin yanı sıra çeşitli eğitim çalışmaları da yürütülüyor. Uzman eşliğinde kadınların sosyal yaşamda karşılaştıkları sorunlar konusunda bireysel danışmanlık hizmeti sağlanıyor. İhtiyacı ve talebi olan kadınlara hukuki yardım ve avukatlık desteği veriliyor. Şiddet mağduru kadınlara sosyal ve psikolojik danışmanlık hizmeti verilerek kadının güçlenmesi amaçlanıyor.
Gülşilav Kadın Evi’nin kurulması için emek harcayanlardan biri olan Sosyolog Gül Berki, “İlk açıldığında kadınlar Gülşilav’ın önünden geçerken kafalarını bile kaldırıp bakmıyorlardı” diyor. Sonra gelip gidenlerin kadın evini anlatmalarıyla sorun aşılmış. Berki, Nusaybinli kadınların en yaygın sorunlarının aile içi şiddet, ekonomik sorunlar ve cinsel şiddet olduğunu söylüyor. İkinci evliliklerin çok fazla olduğunu ve bu kadınların Suriye’den geldiklerini anlatan Berki, Suriye’den gelen kadınların en çok dil ve kültür açısından zorluklar yaşadıklarını, şiddet gördüklerini belirtiyor.
Gülşilav Kadın Evi'nin 432 kadınla yaptığı ankette, “Şiddet denince aklınıza ne gelir?” sorusuna kadınların yüzde 22.4'ü “devlet” cevabını vermiş. Anket sonuçlarında kadının ev içinde yaşadığı şiddetin çok yansımadığı da ortaya çıkıyor. Berki, “çatışmalı ortamdan kaynaklı olarak sadece kadınların değil, herkesin şiddet deyince aklına devlet geldiğine” dikkat çekiyor. Zaten Nusaybin’de hangi kadına dokunsanız “Önce barış” diyor, konuşan her kadının dilinden barış özlemi dökülüyor...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder